29 Kasım 2009 Pazar

DALLARI BASTI KİRAZ

"............
Çıkamaz çocukluğundan dışarı
Kimse.
Bundandır sevmemiz
Kiraz ağaçlarını.
............."

Fazıl Hüsnü DAĞLARCA

Fotoğraf: Ankara/İncek 07

28 Kasım 2009 Cumartesi

KAVAKLAR

Ah kavaklar ah kavaklar
Bedenim üşür yüreğim sızlar

Beni hoyrat bir makasla
Ah eski bir fotoğraftan oydular
Orda kaldı yanağımın yarısı
Kendini boşlukla tamamlar
Ah omuzumda bir kesik el ki
Hala hala durmadan kanar

Ah kavaklar ah kavaklar
Acı düştü peşime

Ah kavaklar ah kavaklar
Ardımdan ıslık çalar


Metin ALTIOK

Fotoğraf: Uşak yakınları 07

YEŞİL BAŞLI GÖVEL ÖRDEK


"Yeşil başlı gövel ördek
Uçar gider göle karşı
Eğricesin tel tel etmiş
Döker gider yâre karşı"

Karacaoğlan

Fotoğraf: Antalya Falez Parkı 09

26 Kasım 2009 Perşembe

ELMA

Kabuğunu koparmadan
ne bir elmayı soyabildim
ne de iyileştirebildim bir yaramı
ama karşıma çıkınca
kızmadım hiç elma kurduna
bendim çünkü bıçağı saplayan
onun yurduna
.............."

Sunay AKIN

Fotoğraf: Sivrihisar 09

24 Kasım 2009 Salı

SABAHIN ÇAĞRISI

"..........
Düştür bu, başka türlü olamaz düştür bu
Damar damar açılan gökyüzünü
Nerdeyse tırpan gibi biçiyor ellerin
Çok yaşadığım, daha yaşadığım
Bir sandal ayrılıyor sahilimizden
Uyan şimdi uyan tam rüzgar vakti"

Özer ARABUL

Fotoğraf: Marmaris/İçmeler 07

23 Kasım 2009 Pazartesi

DÜNYANIN BÜTÜN ÇİÇEKLERİNİ DİYORUM


"........
Dünyanın bütün çiçeklerini diyorum,
Ben köy öğretmeniyim, bir bahçıvanım,
Ben bir bahçe suluyordum, gönlümden,
Kimse bilmez, kimse anlamaz dilimden,
Ne güller fışkırır çilelerimden,
Kandır, hayattır, emektir benim güllerim,
Korkmadım, korkmuyorum ölümden,
Siz çiçek getirin yalnız, çiçek getirin.

Dünyanın bütün çiçeklerini diyorum,
Baharda Polatlı kırlarında açan,
Güz geldi mi Kopdağına göçen,
Yörükler yaylasında Toroslarda eğleşen,
Muş ovasından, Ağrı eteğinden,
Gücenmesin bütün yurt bahçelerinden
Çiçek getirin, çiçek getirin, örtün beni,
Eğin türkülerinin içine gömün beni.

.........."

Ceyhun Atıf KANSU

Tüm öğretmenlere sevgi ve minnetle...

22 Kasım 2009 Pazar

MAİ DENİZ

"Sâf ü râkit...
Hani akşamki tegayyür heyecân?

Bir çocuk rûhu kadar pür-nisyân,
Bir çocuk rûhu kadar şimdi münevver, lekesiz,
Uyuyor mâi deniz.
........"

Tevfik FİKRET

Fotoğraf: Gökova/İskele 06

21 Kasım 2009 Cumartesi

AĞIR ABİ

"......
Fidayda da Ankaralım fidayda
Beşyüz altın yedirdim bir ayda
Gitti de gelmedi ne fayda
Başını da yesin bu sevda
.........."

Fotoğraf: Ankara Kalesi/Kale Festivali şenlikleri 08

20 Kasım 2009 Cuma

ÇOCUK VE HÜZÜN

I
Ne zaman bir çocuk ölse
gözü evlerinde
annesinin kavurduğu
helvada
kalır

II
Yoksul bir çocuk görsem
yağmur altında üşüyen
köprü olmak geçer
hiç değilse
içimden

III
Her akşamüstü oyuncakçı
camekanından
çocuk ellerinin
izlerini
siler.

Sunay AKIN

Fotoğraf: Ankara Kalesi 07

19 Kasım 2009 Perşembe

KUZEYDEKİ PENCERE


kokladığın gülün kokusu kalmış sende
baktığın denizin tuzu
geçtiğin iklimlerin masalı sinmiş üstüne
kuzeydeki pencere açık
göçebe bin bir gece

sözcükler sökülmüş bir anıyı
ne kadar tamamlayabilirse
bir andır eski defterlerin
güneşinden vurur yüzüne
yazsam olmaz dersin
kimi zaman sırf bunun için
yazmaya değerse de
kuzeydeki pencereyi açarken
yere düşen defterden görünür:
eksik kule, yırtık nehir
sımsıkı kapatmış olsak da
bizi ürperten anıları hayatımızın
eski defter ya da kuzeydeki pencere

Murathan MUNGAN

Fotoğraf: Safranbolu/Yörük Köyü 07

18 Kasım 2009 Çarşamba

KAPI


"...........
Bu sabah kapımı çaldım

Kapıyı açan kendim

Bir süre kendime baktım

Bu güleç yüz bendim


Oh ne güzel bir sabah

Bugün de yaşıyorum demek

Benden başka yok kimsem

Beni merak edecek.


Aziz NESİN


Fotoğraf: Büyükada 09

BEKLEMEK


"...........
Artık ne gelmek ne de gitmek
Yaşamın en zor yanı beklemek
Hiçbirimiz beklemedik doğmayı,
Doğduğumuzdan beri beklediğimiz
Ölmek"

Aziz NESİN

Fotoğraf: Kuzguncuk 09

17 Kasım 2009 Salı

SOKAK


".........
Sokaklar ki leylak kokardı
Şuraya koymuştun masaya
Çiçeklerin sokak görgüsünü
Sokakların çiçek örgüsünü
..........."

Ahmet ADA

Fotoğraf: Muğla/Akyaka 06

16 Kasım 2009 Pazartesi

DUT AĞACI


"Bahçemdeki dut ağacı
Vurdu ince dallarıyla penceremin camına,

Bir Beşiktaş tramvayı geldi aldı beni,

Bir Beşiktaş tramvayı götürdü sana.

......"


A. KADİR

Fotoğraf: Antalya 09

15 Kasım 2009 Pazar

ÇOCUKLARDIK


".......
çocuklardık
parlak yıldızlardık o zaman
ay büyülüydü, yakamoz, deniz
ardından koştuğumuz o baharlar
........."

Fotoğraf: Antalya, Çakırlar pazarı

14 Kasım 2009 Cumartesi

BEKLE BİZİ İSTANBUL


"Salkım salkım tan yelleri estiğinde
Mavi patiskaları yırtan gemilerinle
Uzaktan seni düşünür düşünürüm
İstanbul...
.........."

Vedat TÜRKALİ

13 Kasım 2009 Cuma

İSTANBUL


"İstanbul'da bir sevdiğim vardı
Kedi yavrusuna benzer
Rüzgâr eserdi hafiften gözlerinde
Halden anlardı!.."

Cahit KÜLEBİ

Fotoğraf: Galata Mevlevihanesi

12 Kasım 2009 Perşembe

ÇİÇEK SENFONİSİ


".........
Çiçek bir şölen yaşamda

Renklerin dinmeyen orkestrası

Dursuz-duraksız çalar her insanda

Sevinci, aldanıyı, ölümü ve yası..."


Özdemir ASAF


Fotoğraf: Bostancı 2006

10 Kasım 2009 Salı

EVİN HALLERİ


Evin yalın hali
İster cüce, ister dev

Camlarında perde yok

Bomboş ev.


Evin -i hali, sabah

Geciktiniz haydi!

Uykuların tatlandığı sularda

Bıracaksınız evi.


Evin -e hali, gün boyu,

Ha gayret emektar deve!

Sırtınızda yılların yorgunluğu

Akşam erkenden eve.


Evin -de hali, saadet

Isınmak ocaktaki alevde

Sönmüş yıldızlara karşı

Işıklar varsa evde.


Evin -den hali, uzaksınız

Hattâ içinde yaşarken
Aşkların, ölümlerin omzunda
Ayrılmak varken evden.


Behçet NECATİGİL

Ankara, Hamamönü evleri (Tıklayın büyüsün)

9 Kasım 2009 Pazartesi

KASIMPATI

Kasımpatı, seni çok düşünmüştüm dalımdayken
kuşların uykusuna dağılan yaprakları
bir gün ayılacak olmanın korkusunu,
ayrılacak olmanın, bunu bir de
o piyanonun sesini nasıl unuturum, yakamda eylül
uğultu yağmurları, yangın tarihleri ezberlemiş adamları
solduğum tarifelerde beni bul, yakamda eylül
celplerde adım geçmiyor, aşk mektuplarında
tutanaklarda, davetiyelerde... rüzgârda adım geçmiyor
fotoğraflarda yaşlanıyorn annem, babam nerde
nerde ayıldıydım, uyandığım nerde, ilk ses kimden geldi
kim uydu suya akıp giderek dupduru en önce
bunu bir de
..........

Onur CAYMAZ

YABAN GÜLÜ


".....
Böyle sığ hayallerle oyalanmak yerine
Kısacık bir zaman olmalıydı elimde
Turfanda meyva gibi bir zaman
Yollar yollar kateden tadı ve ekşiliği
Geçerek erguvanların dönemecinden
Leylakların dörtyol ağzından
Yapıştırıncaya dek beni dudaklarına
Acının dudaklarına ve geçmişin
Bir yaban gülü yaprağı gibi beni
Ama ne gezer.
....."

Edip Cansever/Ben Ruhi Bey Nasılım?

SONBAHAR


SONBAHAR

Fotoğrafta
Sonbahara düşüyor gölgem
Kesilmiş yüzümden ne kaldıysa
Bir makas izi..
Eski bir aşk, ki bütün aşklar eskidir,
Akşamlarsa sonbahar..

Doğanın ve kalbimin
Minesi çatlıyor..

ÖZER ARABUL